G20’nin yenilenebilir enerji kapasitesi 2050’ye kadar küresel ihtiyacı karşılayabilir mi?

Yeni bir araştırmaya göre, G20 ülkeleri, sahip oldukları yenilenebilir enerji potansiyeliyle 2050 yılına kadar küresel elektrik talebinin tamamını karşılayabilecek kapasiteye sahip. Ancak bunun gerçekleşmesi için karbon emisyonlarının sona erdirilmesi, adil finansman mekanizmalarının oluşturulması ve özellikle Afrika’nın desteklenmesi gerekiyor.

G20 ülkeleri, küresel nüfusun yüzde 67’sini, ekonomik üretimin yüzde 85’ini ve ticaretin yüzde 75’ini oluştururken, aynı zamanda enerji kaynaklı karbon emisyonlarının yüzde 87’sinden de sorumlu. Oysa Afrika kıtası, 2020’ye kadar toplam emisyonların sadece yüzde 1,2’sini oluşturdu.

Araştırmaya göre G20 ülkeleri toplamda 33,6 milyon km² alanda güneş, 31,1 milyon km² alanda ise rüzgâr enerjisi projeleri kurabilecek potansiyele sahip. Bu, tek başına küresel enerji ihtiyacını karşılamaya yetecek bir kapasiteye işaret ediyor.

Ancak Afrika’nın, 600 milyon kişinin elektriksiz yaşadığı bu kıtanın, fosil yakıtlara yönelmeden doğrudan yenilenebilir enerjiye geçmesi gerekiyor. Bunun için uzun vadeli politikalar geliştirmesi ve G20 ülkelerinden finansal destek alması şart.

2025’in ikinci yarısında düzenlenecek G20 Zirvesi ile COP30 İklim Zirvesi, Afrika’nın bu dönüşüm için gerekli finansmana erişim taleplerini gündeme getirmesi açısından kritik bir fırsat olacak. Bilim insanları, Afrika’nın yalnızca yüzde 3’lük güneş ve rüzgâr potansiyelini değerlendirmesiyle bile kıtanın tüm elektrik ihtiyacının karşılanabileceğini belirtiyor.

Uzmanlara göre, karbon bütçelerinin adil şekilde paylaştırılması, düzenleyici politikaların netleşmesi ve yenilenebilir enerji ekipmanlarının yerli üretimi gibi alanlarda ilerleme sağlanması, hem G20 ülkeleri hem de küresel iklim hedefleri için hayati önem taşıyor.

Başa dön tuşu